13.8.09

Seni Küçük Aptal

Hani bazen geçmişe dönmek isteriz, tek bir günü belki tek bir anı bir kez daha yaşamak.. Bu yazıyı okuyan herkes de bir an düşünecek.. Hangi gün olmalı diye?.. Babasını kaybetmiş olanlar onun kucağında oturduğu bir anı hayal edecek, sevdiğine bir daha kavuşamayacak olanlar onun dudaklarını bir kez daha hissetmek isteyecek, dünyanın en güzel yerine yaptığı ziyareti tekrarlamayı arzulayacak belki de birileri geçmişe hiç dönmek istemeyecek. Zaten cennetinde hurileriyle beraberdir, kimbilir:)
Ben çocukluğuma dönmek isterdim. Ama bu halimle, bu yaşanmışlıklarımla.. Kendimi alıp kucağıma oturtmak ve sohbet etmek isterdim. Derdim ki ona;
Sakın şimdi ağlama. O bebeklerin hepsi senin olacak ve senin olmasa da hepsini unutacaksın zamanla. Ama bazı acılar yaşayacaksın. Bunlara hazırlıklı olmalısın. Her zaman güçlü olmalı ve anneni dinlemelisin. Ama sakın seni korurken bir sürü güzellikten de mahrum etmesine izin verme. Onu dinle her zaman ve içine yer et. Ama bildiğinden de bazı zamanlar şaşma. Ne zamanlar deme bana.. O gün anlayacaksın. İçinde hissedeceksin bazen de kalbinin sözüne inanacaksın. Dosdoğru gidip duvara çarptığın zamanlar ise asla pişman olma. Asla geriye dönüp de sızlanma. Yoksa kendine olan güvenini, en önemlisi de saygını yitirirsin. Bazen yüreğinde acı duymak iyi gelecek sana. Yaşadığını, hala hissedebildiğini anlamana yardımcı olacak. Üstelik bunu bir kere de yaşamayacaksın.
Okuma ve yazmana çok önem ver. Ödevlerini yapmak zorunda değilsin ya da notlarının her zaman yüksek olmasına gerek yok. Sadece anneni ve babanı mutlu etmek istiyorsan bunlara önem ver. Çünkü hayat aldığın yüksek notlardan daha fazlasını isteyecek zaman ilerledikçe. İşte o zamanlarda sana okuduğun şiirler, hayat tecrübelerine güvenebileceğin yazarlar, yazıp çizip attığın kağıt parçaları yardımcı olacak. Daha kolay üstesinden gelmeni sağlayacak.
İnsanlara her zaman güvenme. Kendine güven ve zamana. Zamanın seni yoğurmasına izin ver. Erken yaşta isyan etmene neden olabilir kimi zaman. İsyan et, bağır, ağla bazen evi terk et için rahat edecekse. Ama dönemeyecekmişçesine ayrılma oradan. Çünkü en mutsuz zamanlarında, evindeki tuvaletin kokusunu bile özleyeceksin.
Kimsenin kalbini kırmamaya özen göster. Bunu çoğu zaman başaramayacaksın ama burada önemli olan, bunu erken fark edebiliyor olman. Hemen telafi etmeye çalış. Çünkü arkanda bıraktığın her kırık kalp, sana geri dönecektir, bundan emin ol. Ve insanlara senin de bir ailen, senin de bir ruhun, senin de güçlü görünen bedeninin ardında küçücük bir kız olduğunu unutmadan davran. Geriye dönüp baktığında keşke yapmasaydımların yerini hep iyi ki yapmışımların alsın.
Aşka inan. İlk görüşte olan, platonik, karşılıklı, tutkulu ya da acı veren.. Aşk gerçektir. Gerçek olmayan insanlardır. Sen hep gerçek ol. Birgün birileri seni anlayacak inan bana ve umut et ki bunlar beklediğin kişiler olsun.
Bazen çok kızgın olacaksın hayata. Sindiremeyeceksin, yutamayacaksın, susamayacaksın.. Kendini kaybedeceksin bazen. Unutma, kaybolduğun yerde seni bulacak tek kişi yine sensin. Çok zor biliyorum bunu anlamak, ama zaman sana bunu öğretecek. Ama bu dönemlerde çok yalnız hissedeceksin kendini. Hiçbir dosta sığınamadığın, ailene gidemediğin zaman boş duvarlara bakacaksın. Onlardan medet umacaksın. Sakın paniğe kapılma, hepsi geçecek ve her zaman yenileri gelecek. Sadece içindeki o yalnızlık hissi asla bitmeyecek. Korkma ama zamanla ona da alışacaksın ve hayatını bu yönde kuracaksın. Hatta tek başına mutlu olmayı öğreneceksin. Bu seni herkesten daha güçlü kılacak.
Her zaman mantığınla duyguların arasında kalacaksın. Çoğunlukla da kalbini dinleyeceksin. Ve çoğunlukla yanıldığını hissedeceksin. Asla asla kalbini dinlemekten vazgeçme. O sayede sevdiğin bir işin, acı tatlı deneyimlerle dolu bir hayatın ve etrafında gerçekten güzel insanların olduğu bir dünyan olacak.
Sana söylemek istediğim o kadar çok şey var ki küçük aptal.. İlk zamanlar babandan çaldığın sigaralar senin en büyük tutkun olacak. Kimse onu ne kadar sevdiğini ve hayatta en sadık kaldığın parçan olduğunu anlamayacaklar. Zaman ilerledikçe ona olan sevgin de hiç azalma olmayacak ama her büyük sevgi gibi o da sana zarar vermeye başlayacak. Bu yüzden bence tüm acını kalbine bir kez daha gömüp ondan vazgeçmelisin. Ve kilolarını dert edeceksin uzun bir süre. Hayatın cehenneme dönecek. Sakın üzülme. Zaman ilerledikçe o kadar güzel olacaksın ki, gerçek güzelliğin başka yerlerde olduğunu anlamış, olgun bir kadın gibi.. Yine de yediklerine bir ömür dikkat edeceksin:) Bu sanırım vazgeçilmez bir şey..
Son olarak, sadakatin değerini öğrenmelisin. Bunun için çok çalışmalısın. Ailene, sevdiklerine, sevgililerine, inandığın değerlere, yaşadığın yere, ekmek yediğin tabaklara ve kendine verdiğin sözlere sadık kalmalısın. Çünkü en zor olan bu. Bunu başardığın zaman, senin önüne geçebilecek hiçbir şey kalmayacak. Herşeye rağmen kocaman kahkahalar atacağını bildiğim, ve ne olursa olsun yaşamın değerini bilip şükredeceğin için artık oyuncaklarını kırmana izin veriyorum.. Çünkü bu konuşmayı tamamen unutup, bunların çoğunu yapmayacağını da biliyorum. En azından yıllar boyu sakın hiçbir şey yapamadım deme, yaşadın ya seni küçük aptal..

2 yorum: