24.9.11

Sonbahar

Dünyaya geldiğimde ilk gördüğüm mevsim yazdı. Ama ben en çok sonbaharı sevdim. İlk okul sıralarıma sonbaharda oturdum ve güneşin yaz tazesi ışıklarının yerini kış kaçkını ışınlara bırakma sürecinde yitirdim yaz aşkımı. Göçmen kuşların, öndekinin kanat seslerinin rüzgarında güneye yönelmişken,eve giren kestane kokusunda karşıladım babamı. Okuduğum şiirlerin sırlarını çözdüm. Trenlerle yolculuk ederken, pencereden akıp giden ağaçlara bakıp zamanın ne kadar hızlı geçtiğini anlamanın tadına vardım sonra. Sonbahar, renkli yaz düşlerinin, açık pencereden içeri sızan bahçede oynayan çocuk seslerinin yavaş yavaş tükenmesi ve yerlerini huzurlu bir sessizliğe, hüzünlü bir iç dengesizliğe terk etme mevsimidir. Geri gelen geceler, geceler boyu sessizlikler, naif müzikler, ölümü düşünmeler, aşkı özlemeler demektir. Şehrin gri duvarlarının ardında, yeni sözcükler keşfetmek için yelken direği kırılmış eski tanıdık bir kadırga ile sefere çıkılan bir yolculuğun değişmez hikayesidir sonbahar. Sonla başlayan en güzel şeydir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder