4.10.09

Yrm Ymlk

Sabah alarm çaldığı anda yarısında kapattım ve fırladım yataktan. Yarım bardak kahve içip çıktım evden. Kapının üstünü kilitledim, altını unuttum. Tek pabucumun bağcığına basarak bindim dolmuşa. Yolun yarısında oturdum. Kitabımın beşinci sayfasında da iniverdim. Yoldan bir kahve daha aldım. Şekerleri kasada bırakıp çıktım. Ofise yürüdüm sakin sakin bir sigara yakıp. Aniden telefonum çaldı ve sigaramı yarısında atıp hızlandım. Bu sırada yağmur bastırdı. Birkaç yudumdan sonra buz gibi oldu kahvem. Onu da savurdum bir çöp konteynerine. Islandım çok. Bir taksi çevirdim boş olan tek elimle. Bindim. Kısa sürede indim. Arkadan arabalar sürekli korna çaldığı için para üstünü almadım.
Merdivenleri ikişerli indim. Masama oturdum. Birkaç telefon konuşmasından sonra kahvaltı söyledim. Yarısı zeytin ezmeli diğer yarısı sürme peynirli simit. Bir parça yedikten sonra işe daldım. Simitler öylece kaldı. Çayımın şekerini bir saat sonra karıştırdım. Şekerler erimedi. Bir doğum günü mesajı atmak istedim, ama bir sürü mail geldi. Mesaj yarım kaldı.
Tuvalete girecek fırsat buldum. Tesadüfen Uykusuz buldum tuvalette. Bir sayfa okudum. Mutluluktan kendimden geçmişim. Kapıyı vurdular. Hüzünlü bir şekilde dergiyi yarıda bırakıp çıktım.
Bir ara gözüm camdan dışarıya takıldı. Hava kararmış. Günü, gündüzü, güneşi yine kaçırmışım. Çıktım işten. Yolda küçük bir çocuk mızıka çalıyordu. Onu dinledim. Parçanın en sevdiğim yerinde otobüs geldi. Bindim. Yolun yarısında oturdum. Ne dergi açtım, ne de kitap. Yollar bile kısalmış sanki. Bir anda evde buldum kendimi.. Duş aldım. Saçlarımı duruladım mı emin değilim. Annemle konuştum biraz. Yemek yaparken yarısında telefon çalmış. Sohbete dalıp dolmayı yakmış. Odama geldim öylece. Pijamamın üstü farklı altı farklı. Oturdum yatağın kenarına.
Çay demlemeye, hayal kurmaya, aşık olmaya, cesurca bağırmaya, basıp gitmeye korktum. Yarım kalır diye. Öylece durdum. Yarım yamalak. Bu yazıda sanki yetmedi içimdeki yarım kalan boşluğa. Sanki yarıda kaldı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder